top of page

HDR'nin hikayesi...

Aslında bir çok fotoğrafçı için fotoğrafsal anlam taşımaz HDR tekniği. Belki bir kaç fotoğraf bir arada oluğu için, belki de sonuçta ortaya çıkan görüntü çizimi andırdığı için bilmiyorum ama yarışma başvurularına "except HDR" yazdırmayı başarmıştır bu teknik. Fotoğrafçıların bu kadar uzak durmasına karşın ileri düzeyde etkileyici fotoğraflar ortaya çıkmaktadır bu teknikle. İşin özü şu ki HDR tekniği fotoğrafta ışığı homojen dağıtma işidir. Yeni başlayanları da düşünerek en baştan anlatmaya çalışayım.

Her neyi fotoğraflıyor olursanız olun; temel olarak yaptığınız iş, ortamdaki ışığı makinanıza hapsetme işidir. Genellikle çektiğimiz fotoğraflardaki alan tek ve ya ortak ışık kaynaklarından faydalandığı için makinaların ölçüm sistemleri dengeli bir görüntü elde eder. Ancak bazen (bu fotoğrafta olduğu gib) çekmek istediğimiz karede ışık dengesizdir. Mesela karenin bir kısmı ışık kaynaklarıyla aydınlatılmış ve bu ışık kaynakları çekmek istediğiniz tüm kareyi yeterince aydınlatmıyor olabilir. Ya da çekmek istediğimiz karede güneşli ve gölgeli alanlar beraber bulunuyor olabilir. Bu tip durumlarda eğer siz aydınlık alanlara göre pozlama yaparsanız makinanız hapsettiği ışığı azaltacağı için karanlık alanlar tam karanlık çıkacaktır. Tam tersi karanlık alanlara göre pozlama yaparsanız da bu sefer aydınlık alanlar bembeyaz görünecek, size hiç bir ayrıntı vermeyecektir. İşte bütün bu zorluklar içinde HDR (High Dynamic Range) yani Yüksek Dinamik Aralık imdadınıza yetişir.

Nasıl yapılır konusu ise emin olun tahmin ettiğinizden daha kolay. Tabiki öncelikle bazı ekipmanlara ihtiyacınız olacak. Size manuel mod ayarlar sunan bir fotoğraf makinası ve olmazsa olmaz tripod. Artık bazı makinaların HDR modu var. Tripodu kurar, kadrajı ayarlar, deklanşöre basarsınız. Bu kolay yol:) Bence bu şekilde çekilmesinde de hiç bir mahsur yok. Teknolojiyi kullanın. Biraz daha işin içinde olduğumuz yöntem ise bir kaç kare fotoğraf çekip birlikte kullanmak. Tripodu kurduk, makinayı yerleştirdik, kadrajı ayarladık. Bundan sonra temel mantık en az 3 kez aynı kareyi pozlamak. Fakat bu 3 karenin pozlama telafileri farklı olacak. Yani -1,0,+1 ve ya -2,-1,0,+1 gibi (bu kombinasyonlar çoğaltılabilir ya da araları açılabilir). Hayati önem taşıyan konu bu fotoğrafların bire bir aynı kadraj olması. tripod işte bu yüzden gerekli. Benim kullandığım yol diyafram öncelikli moda alıp f8-13 aralığında çekimler yapmak. Poz telafisi tuşu ile de pozlamayı ayarlamak. Zaten tripod kullandığım için perde hızı beni çok bağlamıyor. Bu değerler tabiki değişken. En uygun olanı deneyerek bulmakta fayda var. Eve gelip fotoğrafları bilgisayarımıza attığımızda; geneli karanlık ama aydınlık yerlerin ayrıntıları güzel olan fotoğraftan, geneli patlamış gibi ama çektiğim yerdeki karanlık bölgeler gayet güzel görünüyor denilen fotoğrafa doğru değişen 3-4-5... (en az 3) fotoğrafınız olacak (özetle genel olarak karanlıktan aydınlığa). Şimdi yapmanız gereken bu fotoğrafları birlikte tutup internetten indirdiğiniz HDR yapma programına sürükleyip bırakmak. Program bu fotoğrafları ortalama ışık değerlerine göre birleştirecek. Programınızın durumuna göre belki bir kaç düzenleme ile Yüksek Dinamik Aralıklı fotoğrafınız hazır:)

Benim fotoğrafımda 4 farklı poz değeri olan 4 fotoğraf var. -2, -1, 0, +1

f/13 ISO100

Her türlü sorularınız için dranilakpinar@gmail.com

Bol fotoğraflı günler...

Featured Posts
Recent Posts
Search By Tags
Henüz etiket yok.
Follow Us
  • Facebook Classic
  • Twitter Classic
  • Google Classic
bottom of page